Her sezon olduğu gibi, bu sezon da ünlü moda markalarının
2017 İlkbahar-Yaz koleksiyonlarını sergilemek amacıyla New York, Londra, Milano
ve Paris’te gerçekleşen defileleriyle oldukça etkileyici ve ilham dolu birkaç
hafta geçirdik. Hemen ardından, moda kültürünün giderek daha çok yerleştiği ve
her sezon yeni çizgiler yaratmaya çalışan tasarımcılarıyla her geçen yıl daha
iyiye giden Mercedes Benz Fashion Week İstanbul’u geride bıraktık. Şimdi ise,
sıra geldi Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde gerçekleşen moda haftasında
hızlı bir tur atmaya.
1. Doğu Ekspresinde Moda
Moda haftasının açılışını yapan Gül Ağış, tarihi dokusuyla
ön plana çıkan Pera Palas Hotel’de bizi Agatha Christie kitaplarından fırlamış
bir defileyle karşıladı. Markası Lug Von Siga için bu sezon oldukça rahat
kesimler ve doğal kumaşlar tercih eden Ağış, yarattığı konseptle izleyenleri
büyüledi.
2. Teknolojik Tasarımlar
Yenilikçi tasarım anlayışıyla bir adım öne çıkan Arzu
Kaprol, fütüristik çizgilerle dikkat çeken bir koleksiyon sundu. 3D printing
teknolojisi ile müzik ve animasyonu bir araya getiren Kaprol, adeta görsel bir
şölen sundu.
3. Mayo Şöleni
Türkiye’nin önde gelen mayo tasarımcılarından Cihan Nacar,
soğukların kendini belli ettiği şu günlerde içimizi ısıtan, rengarenk bir
defile sundu. Toplamda 40 parçadan oluşan koleksiyonda cut-out kesimler,
kontrast renkler, geometrik desenler ve hem cesur hem modern detaylar oldukça
ilham vericiydi.
4. Hiç Olmadığı Kadar Sanatsal
Kanseri yendikten sonraki ilk defilesini sergileyen Bahar
Koçan, moda haftasının en anlamlı koleksiyonlarından birine imza attı. “Toz”
adını verdiği koleksiyonu, “insanın tozdan yaratıldığı ve toza dönüşeceği”
düşüncesine dayanıyor. Üç yıllık bir emeğin ürünü olan koleksiyonda kendi
tablolarıyla hazırladığı desenleri ve el boyaması ipek kumaş kullanan Koçan;
heykel, resim ve modayı ilham verici bir sentezde birleştirmiş.
5. Great Gatsby Kadınları
Doğaya hayat veren fotosentezden ilham alan Özgür Mansur,
markasının ana formu olan çiçekleri bu kez farklı bir açıdan kullanmış. Tamamı
el işçiliği ile hazırlanan maksimalist deyatlar, feminen silüetler, abartılı
aksesuarlar insana 1920’lerin Great Gatsby kadınlarını hatırlatıyor.
6. “Modanın Cinsiyeti Yoktur”
Anne-kız iki tasarımcının hayat verdiği DB Berdan markası, bu
sezon yine toplumsal sorunları ele alan bir koleksiyon sundu. Aşırı feminen ve
aşırı maskülen formları bir araya getirerek kimliksiz silüetler oluşturmaya
çalışan ikili, modadaki toplumsal cinsiyet dayatmalarına meydan okudu.
Podyumdan “drag queen” edasıyla dans ederek geçen mankenler arasında Rüzgar
Erkoçlar da tüm özgüveniyle yer alıyordu.
7. Ege Nostaljisi
Bora Aksu’nın koleksiyonunda bu sezonun ilkbahar/yaz rüzgarı
Ege’den geliyor. Çok sevdiği anneannesinin Ege’de geçirdiği genç kızlığından
ilham alan Aksu, pastel tonlardaki uçuş uçuş etekler, dantel kumaşlar, volanlar
ve çiçekli saç aksesuarlarıyla adeta bir Ege nostaljisi yaşattı.
8. Romantik Kaçış
Mehtap Elaidi, “Dear Diary” (Sevgili Günlük) isimli
koleksiyonunda genç bir kadının gerçek hayattan hayal dünyasına kaçış
hikayesini konu ediniyor. Koleksiyon aynı zamanda Wes Anderson’ın Moonrise
Kingdom filmindeki kaçış hikayesinden de esintiler taşıyor. Kullanılan volümlü
poplin gömlekler, haki renkli ceketler, ipek pijama detaylı elbiseler ve
şortlar da bu etkiyi yansıtacak nitelikte. Nakış detayları, volan ve fırfırlar
ise tasarımlara romantik bir hava katmış.
9. Kimliksiz Moda
Ayşe Deniz Yeğin, birbirine karışmış cinsiyetleri bir
süredir bünyesinde barındıran bir marka. Bu sezon ise, kadın ve erkek
tasarımları aynı anda sunarak cinsiyet kimliklerini birbirine daha iyi
geçirebilmeyi başardı. Monokrom siluetler ve bol kesimler markanın imzası
haline geldi.
10. Böcek Formları
Genç ve oldukça yenilikçi bir tasarımcı olan Mert Erkan bu
sezon karşımıza oldukça avangart bir koleksiyonla çıktı. Böcek formlarından
ilham alan Erkan’ın tasarımlarının büyük çoğunluğuna siyah, beyaz ve gri
renkleri hakimdi. Düşük omuzlu üstler, paçası hareketli pantolonlar ve volan
detaylarıyla adeta büyüledi.
0 yorum:
Yorum Gönder